sermaye

sermaye
[serma:ye]
波́ is.
1. 资本, 资金: \sermaye bütçesi 资本预算 \sermaye değeri 资本价值 \sermaye emek ortaklığı 劳资合作 \sermaye faizi 资本利息 \sermaye fazlası 资本公积金 \sermaye hareketi 资本的流动 \sermaye hesabı 资本核算 \sermaye hissesi 股份资本 \sermaye ihtiyatları 储备资本 \sermaye ikrazı 资本借贷 \sermaye kıymeti 资本价值 \sermaye piyasası 资本交易市场 \sermaye vergisi 资本税 \sermaye yaratma 资本形成 \sermayelerin kaçışı 资本外流 \sermayenin dönme çukurluğu 资本周转率 \sermayesi paylara bölünmüş komandit şirket 两合公司 banka \sermayesi 银行资本 değişir \sermaye 可变资本 devlet \sermayesi 国家资本 esas \sermaye 固定资本 finans \sermayesi 金融资本 gerçek \sermaye 已缴资本, 已缴股本, 实数资本 girişim \sermayesi 投资资本 kullanım \sermayesi 农用资本 mali \sermaye 金融资本 menkul \sermaye 动产资本 milli \sermaye 国家资本 ölü \sermaye 不生利的资本, 呆滞资本 parasal \sermaye 货币资本 resmi \sermaye 国家资本 sanayi \sermayesi 工业资本 sosyal \sermaye 社会资本 ticaret \sermayesi 商业资本 yabancı \sermaye 外国资本, 外资
2. 成本: \sermaye masrafı 基本建设费用 \sermayesinden daha ucuz 低于成本 malları \sermayesine satmak 以成本价出售
3. 转́ 财产, 财富: \sermaye sigortası 财产保险
4. 转́ 话题: Bu lâkırdı, bir hafta havuzlu kahvenin sermayesi oldu. 这个话题在游泳池咖啡馆里谈论了一个星期。
5. 俚́ 娼妓, 妓女
◇ \sermaye koymak 投资 \sermayesini tüketmek 1) 耗尽资本 2) 转́ (生命的)油灯枯竭 \sermayeyi kediye yüklemek 谑́ 挥霍财产: Ellerindeki paraları har vurup harman savurarak sonunda sermayeyi kediye yüklemiş, beş parasız kalmışlardı. 他们手里有钱就肆意挥霍, 最后山穷水尽, 变得一无所有。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • sermaye — is., tic., Far. ser + māye 1) Bir ticaret işinin kurulması, yürütülmesi için gereken anapara ve paraya çevrilebilir malların tamamı, anamal, başmal, kapital, meta Komisyoncu demek, metelik sermayesi olmayan tüccar demektir. A. Gündüz 2) Varlık,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sermaye yapmak (veya etmek) — iş yeri açmak için gereken parayı sağlamak Üç yüz lirayı alırlarsa bunun yüz lirasını çocuğa sermaye yapacaktı. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sermâye — (F.) [ ﻪیﺎﻡﺮﺱ ] 1. anapara. 2. genelev kadını …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • SERMAYE — f. Ana mal. Esas para. İlk elde mevcut olan para. * Kazanılmış ilim. * Hayat. Ömür …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • sermaye mal — is. Bir ticari kuruluşun para, mal ve malzeme varlığının tümü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sermaye piyasası — is., ekon. Hisse ve tahvil alım satımının yapıldığı, kanunla düzenlenmiş ticaret merkezi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • döner sermaye — is., tic. Kamu maliyesi alanında belirli ve sürekli bir amacın elde edilmesi için genel veya katma bütçeden bir miktar paranın, azaltılmamak şartı ile kuruluşa veya bu kuruluşla ilgili işletmelere verilmesi, mütedavil sermaye, döner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mütedavil sermaye — is. Döner sermaye …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kayıtlı sermaye — is., ekon. Anonim şirketlerin ticaret siciline kaydedilmiş sermayeleri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • BEZAAT — Sermaye …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SPK — Sermaye Piyasasi Kurulu (International » Turkish) Speak (Internet » Chat) * Surgical Penis Klinik (Medical » Physiology) * Sapporo, Japan (Regional » Airport Codes) * Spieker Properties, Inc. (Business » NYSE Symbols) * Simple Public Key… …   Abbreviations dictionary

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”